ÖZET
Çalışanların verimliliğini artırmak düşüncesiyle giderek yaygınlaşan bir elektronik izleme dünyasında yaşamaktayız. Bu konudaki yasal düzenlemelerin eksikliği, izlemenin iş hayatından özel hayata doğru kaymasına neden olmaktadır. Bu tür izlemelere sınır getirmemek, örgütsel etkinlikte kayıplar meydana getirdiği gibi çalışanların psikolojisi üzerinde de negatif etkiler ortaya çıkarmaktadır. Son yıllarda teknolojik alanlarda meydana gelen hızlı değişimler, elektronik takip sistemlerinin maliyetlerini büyük oranda düşürmüş, bunun sonucu olarak da her geçen gün yeni elektronik izleme araçları çalışma hayatı içerisinde yer bulmaya başlamıştır. Bu çalışmanın problemi, “Bir organizasyonda etik bir sorun oluşturmayacak şekilde doğru bir izleme nasıl yapılır?” sorusuna yanıt verecek çözüm yollarını ortaya koymaktır. Bu amaçla kapsamlı bir yazın taraması gerçekleştirilmiş ve bulgular tartışılmıştır. Gerekli olmadığı hâlde kurulan bir izleme sistemi, hem işletme açısından bir maliyet hem de çalışanlara güvensizliğin göstergesidir. Işyerinde etik olmayan mahremiyet ihlallerinin önüne geçebilmek için çeşitli uluslararası örgütlerin belirlediği ilkeler doğrultusunda, izlemenin sınırlarının açıkça tüm çalışanlara beyan edilmesi gerekmektedir.