ÖZET
İş ahlakı, bir işin en uygun nasıl yapılacağını sağlamak için o işe müdahil herkesin benimsemesi ve uyması beklenen tutum ve kuralların toplamıdır. Yapılan işler benzer de olsa iş ahlakı kuralları; kamu ve özel sektörün her birinde, alt sektörlerde hatta amir-memur veya işveren-çalışan ayrımında bile farklılaşma gösterebilir. İş ahlakı kurallarının bir kısmı hukuk, din ve genel ahlakın da kapsamına girmesine rağmen sadece iş ahlakı kuralları olarak tanımlanabilecek ayrı bir alan da söz konusudur. İş ahlakı olarak ayrı bir alanın oluşmasının iki ana sebebi, çalışanlara tanınan takdir yetkisi ile iş ortamında karşılaşılan ahlaki ikilemlerdir. Çalışanlara takdir yetkisi tanınmasının amaçları, ayrıntılı hukuki düzenleme yapmanın işlem maliyetlerinden kaçınmak, bireylerin nitelik farklılıklarının iş ortamına yansıtılmasını sağlamak, iş tatmini ve işyeri aidiyetini artırmak, yenilik ve günlük iş kurallarının değişimini aşamalı ve güvenli bir biçimde gerçekleştirmektir. Bu çerçevede iş ahlakı kurallarının, ahlak ve hukuka göre işlem ve denetim maliyetlerini düşürdüğü, güven oluşturarak asıl-vekil ilişkilerini etkinleştirdiği, iş ortamında öngörülebilirlik sağladığı, iş tatmininin ve kurumsal bağlılığın artırılması, her iş ortamında olabilecek yanlış anlaşılma ve hatalı talimatların etkilerinin en aza indirilmesine katkıda bulunduğu, son olarak da iş ve işlem kurallarının değişiminin daha az maliyetli ve aşamalı gerçekleşmesini sağladığı söylenebilir. Bu yüzden iş süreçlerinin düzenlenmesinde iş ahlakı ayrı bir kural oluşturma alanı olarak gelişmektedir.